DİLİN ÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ
İnsanları diğer canlılardan ayıran duygu , düşünce ve isteklerimizi anlatmayı sağlayan bir iletişim aracıdır . Dil gelişmiş bir sistemdir , canlıdır . İnsanları birleştiren güçlü bir bağdır . Kendine özgü kuralları vardır . Yaşamı öğrenmek dili öğrenmekle gerçekleşir . İnsanlar birbirleriyle iletişim kurmak zorundadır . Bunu sağlayan en etkili iletişim aracı dildir . Bu özelliğinden dolayı dil , toplumsal bir kurumdur .
DİLİN KÜLTÜR İLE İLİŞKİSİ
Dil , her yönü ile bir ulusun kültürünün aynasıdır . İnsan ve uygarlığın en önemli aracı dildir .
Toplumun özellikleri , yaşayışı , gelenek ve görenekleri , inançları yaşam felsefesi o toplumun diline yansır . Bir toplumun belli bir döneme ait metinleri incelemek o toplumun o dönemdeki kültürü hakkında bilgi verir . Bir toplumun dili incelendiğinde toplum hakkında birçok bilgi öğrenilir .
NOKTALAMA İŞARETLERİ
1)Nokta :
a)Anlamca tamamlanmış cümlelerin sonuna nokta konur .
ÖRNEK :
* Bu gün hava bulutlu .
* Arkadaşım hafta sonu sinama ya gitti .
b)Sözcüklerin kısaltılmasında nokta kullanılır .
ÖRNEK :
*Dr. Ali Bey ameliyata girmiş .
*Yzb. Osman Yüksel vefat etmiş .
c)Sıra belirten –ıncı , -inci eklerinin yerine kullanılır.
ÖRNEK :
*Sınıfta 1. oldum .
*6. kata taşındılar .
d)Saat ve dakikaların yazımında kullanılır .
ÖRNEK :
*08.05’te ders başlayacak .
*11.50’de ders bitecek .
e)Gün , ay , yıl birbirinden ayırmak için nokta kullanılır .
ÖRNEK :
*10.08.1990 Cuma günü dünyaya geldim .
2)Virgül:
a)Eş görevli sözcük ve sözcükler grupları arasına virgül kullanılır .
ÖRNEK :
*Pazardan elma , portakal ,limon aldım .
b)Anlamca karışan ögelerin arasına virgül kullanılır.
ÖRNEK :
*Yaşlı , kadının yanına yaklaştı.
*Yaşlı , adamın nereye gittiğini sordu.
c)Seslendirme bildiren cümlelerden sonra kullanılır .
ÖRNEK :
*Sevgili Arkadaşım ,
*Arkadaşlar lütfen konuşmayınız ,
d)Sıralı cümlelerin arasına virgül konulur.
ÖRNEK :
*Sabah kalktım , kahvaltı yaptım ,okula gittim .
3) Noktalı Virgül
Cümlelerin herhangi birisinin içinde virgül bulunan sıralı bulunan sıralı cümleler arasında kullanılır .
ÖRNEK :
*Öğretmen, not defterini çıkardı; sözlü yapacak öğrenci aradı.
b)Cümle içinde yer alan ama, fakat ,çünkü gibi bağlaçlardan önce kullanabilir.
ÖRNEK :
*Size gelirim ; ama dediğini yapmam.
4) İki Nokta :
a)Kendisinden sonra örnek verilecek yada açıklama yapılacak cümlelerin sonuna iki nokta konur .
ÖRNEK :
*Sözcüklerin yapıları üç gurupta incelenir : basit , türemiş , bileşik .
b)Konuşmalarda konuşan kişinin adından sonra iki nokta kullanılır .
ÖRNEK :
*Hüseyin : Merhaba
Can : Merhaba
Hüseyin : Benim adım Hüseyin.
Can : Benim adım da Can.
5) Üç Nokta :
a)Tamamlanmamış cümlelerin sonuna üç nokta konur.
ÖRNEK :
*…
Gönlünü yararak bütün bütüne
Benzedin yaban gülüne
…
b) Söylenmek istenmeyen sözlerin yerine üç nokta kullanılır .
ÖRNEK :
Baban evde mi ?
…
5) Soru İşareti :
a)Soru bildiren cümle ve cümlelerin sonlarına konur .
ÖRNEK :
Bu gün bize gelecek misiniz ?
b)Bilinmeyen : yer tarih vb . yerlerine kullanılır .
ÖRNEK :
*Nasrettin Hoca (?)(1284)
6) Ünlem İşareti :
a)Sevinç , korku , üzüntü , heyecan gibi duyguları anlatan cümle yada sözlerin sonlarına konur .
ÖRNEK :
*Eyvah ! Babam geldi .
b)Seslenmelerde ve uyarı bildiren sözlerden sonra ünlem işareti konur .
ÖRNEK :
*Ey yüceler yücesi!
c)Bir söze alay yada küçümseme anlamı vermek için ayraç içinde kullanılır .
ÖRNEK :
* Çocuk çok zeki (!) olduğunu gösterdi .
7)Tırnak İşareti :
a)Alıntılar tırnak işareti içinde gösterilir .
ÖRNEK :
*Kardeşim “Bilgisayar mühendisi olacağım”. dedi .
b)Kitap, dergi, konu başlıkları tırnak işareti içerisinde gösterilir .
ÖRNEK :
“Çılgın Türkler” adlı kitabı okudunuz mu ?
c)Özellikle vurgulanmak istenen sözler tırnak içinde yazılır .
ÖRNEK :
*Müdürümüz “beni” istemiş.
8) Kesme İşareti :
a)Özel adlara gelen çekim eklerini ayırmak için kullanılır.
ÖRNEK :
*Ziya Bey’in kızı sınavda 1. olmuş.
b)Kısaltmaya gelen ekleri ayırmak için kullanılır .
ÖRNEK:
*MEB’in , DSİ’ye ,TBMM’nin.
9Ayraç :
a)Cümlenin yapısı ile ilgili olmayan açıklamalarda kullanılır.
ÖRNEK :
*Yarın erkekler (07.00)gidecek.
b)Tiyatro eserlerinde kişiler yada dekorla ilgili açılamalarda kullanılır.
ÖRNEK :
*Ayşe (Gülümseyerek) içeri girdi.
TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ
Tarihin en eski dönemlerinden var olan millettir . Bu yüzden dilimiz , hen yazma hem de konuşma dili olarak gelişmiştir. Türkçe dünyada en çok kullanılan bir dildir .Türk ulusu bu gün dünyanın çeşitli yerlerinde varlığını sürdürmektedir . Bu nedenle çok gelişmiş bir alanda Tükçe konuşulmaktadır .Molistan , Çin , Rusya , Kazakistan ,Tercekistan ,Kırgızıstan , Özbekistan vb. ülkelerde Türkçe konuşulmaktadır.
DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI
Dil bilimcileri Morfolojik (Kelime bilgisi ) ve tarihsel olarak sınıflandırılmıştır .
1)Morfolojik Sınıflandırma :
Bu sınıflandırmada dil bilgisi konusunda benzerlik gösteren diller gruplandırılmış . Dillerin yapısal özellikleri göz önünde bulundurulmuştur .Buna göre:
a)Tek Heceli Diller :
Bu dillerde sözcük ek almaz . Değişikliğe uğramaz. Örneğin : Çince , Vietnam gibi diller.
b)Bağlantılı Diller :
Kök ve ekin birbiriyle bileşik bağlantı kurduğu dillerdir.Örneğin:Türkçe
c)Bükümlü Diller :
Kök değişiklikleriyle yada köke getirilen çok işlevli eklerle oluşur .Örneğin:
Sami dil grubu
d)Çok Bükümlü Diller :
Temel bir sözcüğe ekler getirilerek oluşturulan dil grubudur. Örneğin :Eski mo dilleridir .
2Tarihsel Sınıflandırma :
Bu sınıflandırmada dillerin kökenleri , tarihsel durumları önemlidir .Aynı kökenlerden ve aynı kaynaklardan oluşmaktadır.Bunlar şu şekilde sıralanır:
a)Avrupa Dilleri :
Hintce , Latince eski dillerin yanında Fransızca , Afkanca ,Bulgarca , Sırpca ,İngilizce , Almanca , İsviçre.
b) Hami – Sami Diller :
Arapça , Eski Mısır, Habetce , Libya , Akaçya.
c) Orta Altay Dilleri :
Türkçe , Moğolca , Turguz , Korece , Mancuca .
d)Güney Doğu Asya Dilleri:
Çince , Tibetce , Birmanca , Vietnam .
e) Okyanusya Avusturalya Dilleri:
Entonezya , Malezya , Malgas , Havayi , Avusturalya .
Türkçe morfolojik açıdan bağlantılı diller grubuna girer .Tarihsel kaynak açısından Ural Altay grubuna girer.
TÜKÇENİN TARİHSEL GELİŞİMİ
Altayca
En eski Türkçe çağı.
İlk Türkçe çağı.
Eski Türkçe çağı . 6. – 8. Yüzyılında
Orta Türkçe çağı . 11. – 15. Yüzyılında
Yeni Türkçe çağı . 16. – 20. Yüzyılında
Modern Türkçe çağı .
TÜRKLERİN KULLANDIĞI ALFABELER
Göktürk Alfabesi :
4.Yüzyıldan 16. Yüzyıla kadar kullanılan alfabedir . 38 harften oluşur.31 ünsüz , 4’ü ünlü , 3’ü birleşiktir.
Uygur Alfabesi:
9.Yüzyıldan 16.Yüzyıla kader kullanılmıştır .18 harften oluşmuştur.
3ünlü 15’i ünsüzdür.
Arap Alfabesi :
Türkler islamiyeti kabul ettikten sonra kullanmışlardır.11.Yüzyıl ile 20. Yüzyıl arasında kullanılmıştır . 23 harfle uygulamaya başlamıştır.4 harf sonradan eklenmiştir . Sağdan sola okunur ve yazılır .
Latin Alfabesi :
3Kasım 1928 ‘de kabul edilmiştir . 29 harftir . 8’i ünlü 21’de ünsüzdür.
SES BİLGİSİ
1) Ses Nedir ?
Yalın bir tanımla kulağın duyabileceği titreşimlere ses denir . Gırtlakta olan ses tellerinin ciğerden gelen hava ile titreşmesi sonucunda ses çıkar .
Hayvanlarda bulunan ses telleri tek özellik (Kalın ) yada (İnce ) taşıdığından kendi cinslerine özgü sesler çıkarılırlar .
ÖRNEK :
Köpeğin havlaması .
Kedinin miyavlaması.
İnsanlarda bulunan ses telleri tamamen farklıdır . Farklı sesler çıkaran insanoğlu bu sesleri biçimlendirerek onları anlamlı kılma gücünü taşımaktadır.
Ses dili oluşturan en küçük öyesidir . Seslerin genellikle tek başlarına anlamları yoktur . Ancak bir araya gelerek sözcük denilen birimleri oluştururlar .
ÖRNEK :
Melih : M-e-l-i-h Tek başına anlamı yoktur .
ÖRNEK :
A Ses
Ali Kelime
Ali geldi . Cümle
2 )Ses Harf İlişkisi
Yazı yoluyla anlaşmak için seslendirecek gösteren işaretlere HARF denir .
Bir dilde kullanılan harflerin bütününün sırasıyla gösteren dizeye de ALFABE denir . Türkiye Türkçesinde kullandığımız harflerden 8’i ünlü , 21 ünsüdür .
A B C Ç D E F G Ğ H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z ‘ dir.
3 ) Seslerin Meydana Gelişi
Akciğerden gelen hava gırtlakta bulunun ses tellerini titreştirerek sesin oluşmasını sağlar . Daha sonra küçük dil , damak , diş , dudaklar yardımı ile çıkan seslere biçim denir.
SELERİN SINIFLANDIRILMASI
Ses yolundan geçerken hiçbir engele takılmadan çıkan sese ünlü (vokal) denir.
Ses yolunda bir engele takıldığında tek başına çıkamayan ancak bir ünlünün yardımı ile çıkabilen seslere ünsüz (konsanat ) denir .
Ünlüler ve Özellikleri :
A E I İ O Ö U Ü
Ünlüler söyleniş özelliklerine göre 3’e ayrılır.
1) Dile Göre Ünlüler:
a) Kalın Ünlüler :
Dilin içeri çekilip alt damağa deydirilmesiyle söylenen ünlülerdir .
Bunlar : A , I , U , O (Noktasızlar )
b) İnce Ünlüler :
Dilin dışarı itilip alt dişe deydirilmesiyle söylenen ünlülerdir .
Bunlar : E , İ , Ö , Ü (Noktalılar )
2)Dudaklara Göre Ünlüler :
a) Yuvarlak Ünlüler :
Söyleniş sırasında dudakların büzülerek yuvarlaklaştığı ünlülerdir .
Bunlar : O , Ö , U , Ü ’dür.
b) Düz Ünlüler :
Söyleniş sırasında dudakların düz kaldığı ünlülerdir .
Bunlar : A , E , I , İ
2) Alt Çeneye Göre Ünlüler :
a) Dar Ünlüler :
Söyleniş sırasında alt çenenin açıldığı , ağız boşluğunun daralması sonucunda olan ünlülerdir .( U , Ü , I , İ )
b) Geniş Ünlüler :
Ağız boşluğunun genişlediği ünlülerdir. (A , E , O , Ö)
ÖRNEK :
BAHÇE Ünlü , İnce , Geniş , Düz
Ünlü
Kalın
Geniş
Düz
Ünsüzlerin Özellikleri :
1)Dudak Ünsüzleri :
Dudakların birbirine dokundurulmasıyla yada alt dudağın üst dişlere deymesiyle çıkar . Bunlar : B , M , P , F , V ’ dir .
2)Diş Ünsüzleri :
Dilin üst dişe deydirilmesi sonucunda çıkar . Bunlar : D , I , Ç , C , S , T ’ dir.
3)Damak Ünsüzleri :
Dillerin öst yada alt damağa yaklaşmasıyla oluşan ünsüzlerdir .Bunlar : G , Ğ ,
K , L , Y ,R ’ dir .
4)Gırtlak Ünsüzleri :
Ses kirişlerinin birbirleri ile çarpışması sonucunda oluşur. Bu Harf : H ’dir .
Söyleniş Süresine Göre Ünsüzler
1)Sürekli Ünsüzler :
Söyleniş sırasında uzun ünsüzlerdir . Bunlar : F , G , H , J , K , L , M , N , R , Ş , V , Y , Z ’dir .
2)Süreksiz Ünsüzler :
Söyleniş sırasında kısa ünsüzlerdir . Bunlar : B , Ç , C , Ğ , K , P , N , T , D ’dir
3)Ses Tellerinin Durumuna Göre Ünsüzler :
a)Sert Ünsüzler :
F ı s t ı k ç ı Ş a h a p
b)Yumuşak Ünsüzler :
B , C , D , Ğ , J , L , M , N , R , V , Y , Z ’dir .
SES OLAYLARI
1)Büyük Ünlü Uyumu :
Türkçe bir kelimenin ilk hecesinde kalın ünlü varsa sonrakilerde kalın ; ilk hecesinde ince ünlü varsa sonrakilerde ince olur . uyuma büyük ünlü uyumu denir .
ÖRNEK :
Tabak B.Ü.U.Uyar.
Yolcu B. Ü.U Uyar .
Not :* Cümledeki kalınlık incelik uyumuna büyük ünlü uyumu denir .
*Tek heceli kelimelerde büyük ünlü uyumu aranmaz .
*Yabancı dillerden gelmiş sözcüklerde büyük ünlü uyumu aranmaz.
__yor
__ken
__daş
__leyin Ekleri Büyük Ünlü Uyumuna Uymaz .
__(i)mtrak
__gil
2)Küçük Ünlü Uyumu : (Düzlük –Yuvarlaklık Uyumu)
Bir sözcüğüm ilk hecesi düz ünlü ise sonraki düz olur ; bir sözcüğün ilk hecesi yuvarlaksa sonrakiler yuvarlak yada düz , geniş (a , e) olur . Bu uyuma küçük ünlü uyumu denir .
ÖRNEK :
K A L E M (A ve E düzdür .Buna göre K.Ü.U.Uyar .)
O K U L (O ve U yuvarlaktır. Buna göre K.Ü.U.Uyar .)
Ö R N E K (Ö yuvarlak ve E düzdür. Buna göre K.Ü.U.Uyar .)
YAĞMUR (A düz ve U yuvarlaktır. Buna göre K.Ü.U.Uymaz.
Not:
*Tek heceli kelimelerde ünlü uyumu aranmaz .
*Birleşik kelimelerde ünlü uyumu kuralı aranmaz.
* Yabancı sözcüklerde ünlü uyumu aranmaz.
Ünsüz Yumuşaması :
Türkçe bir kelimenin sonu p,ç,t,k ünsüzü ile biterse ünlü ile biten ek aldığında p,ç,t,k sert ünsüzü b,c,d,g yumuşak ünsüzlerine dönüşür.
ÖRNEK :
Kitap - Kitabı
İlaç - İlacı
Dert - Derdi
Sokak - Sokağı
*Bazı tek heceli kelimelerde yumuşama olmaz .
ÖRNEK :
Kardeşimle ata bindik . at+a t-d ’ye dönüşmez.
*Özel isimlerde yumuşama olmaz . Söylenişte yumuşama olur fakat yazılışta yumuşama olmaz .
ÖRNEK :
Yazılışta: Zonguldak ’a gidecek . Okunuşta: Zonguldağa gidecek .
*Bazı sözcükle iki ünlü arasında kalmasada yumuşar .
ÖRNEK :
Kalp’ i ___ Kalbi
Ünlü Düşmesi :
*Sözcüğün kökünde bulunduğu halde bir ek geldiğinde ünlü düşer .
ÖRNEK :
Sabır ___Sabrı
Akıl ___ Aklı
Omuz___Omzu
*Bazen birleşik sözcükler sözcük oluştururken , sözcüklerin aslında bulunan bazı sözcüklerin değiştiği söyleniyor .
ÖRNEK :
Kahve – altı : Kahvaltı
Pazar – ertesi : Pazartesi
Ses Türemesi :
Sözcüğün kökünde olmadığı halde ek geldiğinde ortaya çıkan seslerdir . Ünlüler türeyebileceği gibi ünsüzlerde türer .
ÖRNEK :
Bir + cik : Biricik
Az + cık : Azıcık
Genç + cik : Gencecik
Ünlü Daralması :
Sözcüklerin sonlarında bulunan geniş ünlüler (a , e) özelikle -yor eki olduğunda daralarak ( i , ı , u , ü ) ’ye dönüşür .
ÖRNEK :
Bekle + yor : Bekliyor
Sakla + yor : Saklıyor
Gözle + yor : Gözlüyor
Kaynaştırma Harfleri : (KORUCU ÜNSÜZLER ) (y , ş , s , n)
Türkçe kurallarına göre iki ünlü yan yana gelmez . Bu durumlarda arasına kaynaştırma harfleri girer .
ÖRNEK :
Oda – ı : Odayı
Kapı – ı : Kapıyı
Evi – in : Evinin
Kaynaştırma harfleri aslında iki ünlü arasında kullanılır .Ancak bazen iki ünlü arasına gelmediği halde kullanılır .
ULAMA :
Ünsüzle biten bir sözcükten sonra ünlü ile başlayan bir sözcük gelirse iki sözcük birbirine bağlanarak okunur . Buna ulama denir .
YAZIM KURALLARI
1)Büyük Karflerin Kullanıldığı Yerler :
*Her cümle büyük harfle başlar . Ancak sıralı cümleler arasında noktalı- virgül kullanıldığında bu işaretten sonraki cümle küçük harfle başlar .
ÖRNEK :
Ablam doğum günümde pasta almış . Pastayı görünce çok sevindim .
*Kitap , dergi ,kurum ve kuruluş isimleri , konu başlıkları ilk harfi büyük harfle yazılır .
ÖRNEK :
Her ay “ Bilim ve Teknik dergisi alıyoruz .
*Ay , güneş , dünya ve öbür gezegen isimleri gök bilimi anlamıyla kullanılırsa büyük harfle , diğer durumlarda küçük harfle yazılır .
ÖRNEK :
Artık Dünyanın Güneşe uzaklığı biliniyor.
* Özel isimlere bağlı unvan ve lakaplar özel isimden öncede gelse sonrada gelse büyük harfle yazılır.
ÖRNEK:
Bugün Doktor Rıza Bey okula gelecekmiş .
*Tarihler arasında kullanılan gün ve ay isimleri büyük harfle başlar .
10 Ağustos 1990 Cuma günü dünyaya gelmiş .
* . : ? ! … işaretlerinden sonra büyük harfe başlar .
-mi ekinin yazılımı :
Bu edat kendisinden önceki sözcüğe ayrı , kendisinden sonraki sözcüğe birleşik yazılır .
ÖRNEK :
Hüseyin okula geldi mi ?
İkilemelerin Yazılımı :
İkilemeyi oluşturan sözcüklerin arasına hiçbir notalama işareti gelmez .
ÖRNEK :
Olanları bir bir anlattı .
Not : İkilemelerin arasına hiçbir noktalama işareti kullanılmaz .
Sayıların Yazılımı :
Sayı isimleri birbirinden ayrı yazılır .
ÖRNEK :
: Yüz yetmiş üç .
Sayılara gelen ekler sayı sayının okunuşuna göre getirilmelidir .
- de bağlacı ve ekinin yazılımı :
Türkçede iki tür –de vardır .Birincisi hal eki ikincisi bağlaç görevinde kullanılır .
Not: Hal eki cümlede yer , zaman bildirecek şekilde kullanılır .
-ki ekinin ve ki Bağlacının Yazılımı :
Türkçede iki tür ki vardır .Bağlaç olan ki , ilgi zamiri olan ki , sıfat olan ki ’ dir.
Not : İlgi zamiri ve sıfat olan ki sözcüğe birleşik yazılır.
ÖRNEK :
Çantadaki kalemini çıkardı .
Sıfat
Senin araban güzel , benimki kötü.
İlgi zamiri
Bağlaç olan “ki” cümlede açıklama anlamı verir . Cümleden çıkarıldığı zaman anlam bozulur . Çekimli fiillerden sonra gelen ki daima bağlaçtır.
ÖRNEK :
O ki bana yaptı , her kez yapar .
Bu örnekteki ki bağlaçtır .
Kısaltmaların Yazılımı :
Sözcüklerin baş harfleriyle oluşan kısaltmalar daima büyük yazılır .
ÖRNEK :
ÖSS : Öğrenci Seçme Sınavı
EML : Endüstri Meslek Lisesi
Yazımı Karıştırılan Sözcükler :
Kimi sözcüklerin yazılımı çoğu zaman seslerin yeri değiştirildiğinde yanlış oluyor .
ÖRNEK :
Övmek (D) Öğmek (Y)
Satır Sonlarında Kelime Bölünmesi :
Bir kelime satır sonuna geldiğinde yarım kalmış ise uygun yerinden bölünür .
ÖRNEK :
Ben se-
ni özledim .
Birleşik Sözcüklerin Yazılımı :
Birleşik sözcükler daima bitişik yazılır . Ancak birleşik fiillerin bir bölümü, birleşik sıfatların bir bölümü ayrı yazılır .
ÖRNEK :
Dedikudu
Babaanne
Kelime Bilgisi :
Anlamlı yada cümle içinde anlam kazanan kavram ve nesnelerin yerini tutan tanıtan unsurlara kelime bilgisi denir .
ÖRNEK :
Anlamlı * Anlamsız
Kitap * Ama
Masa * Çünkü
Bilgisayar * Fakat
Zamanla ortaya çıkan teni kavramları ve nesneleri karşılamak için dilimizde var olan kelimelere ekler getirilerek yada kelimeler birleştirilerek
yeni anlamlar kazanılır .
Türkçede ekler ikiye ayrılır :
1)Çekim Ekleri
2)Yapım Ekleri
ÖRNEK :
Kapı - lar Çekim Eki
Kapı - cı Yapm Eki
KÖK
Kelimenin anlamlı en küçük yapısına kök denir .Kökler kendi içinde parçalanamazlar .
Türkçede kökler üçe ayrılır :
1)İsim Kökü :
Nesneleri , kavramları karşılan köklere isim kökü denir .
ÖRNEK :
Araba , gün , ders………
2)Fiil Kökü :
İş , oluş , hareket bildiren köklerdir .
ÖRNEK :Sev __ , Gel__ , Git __ vs.
3)Sesteş Kök :
Yazılışları ve okunuşları aynı fakat anlamları ayrı olan köklerdir .
Kökün isim mi ? Fiil mi? Olduğunu cümle içinde anlarız.
ÖRNEK :
Bugün çok yazı yazdık . Fiil Kökü
Yaz geldi mi çiçekler açar . İsim Kökü
EKLER
Ekler kendi aralarında 2’ye ayrılır :
1) Çekim Eki :
Geldikleri kelimelerinin kök ve gövdelerin kök anlamını değiştirmez .
Cümlede kelimeye görev ve anlam kazandıran eklerdir .
ÖRNEK :
Gözler
Gözü
Göze
Gözüm
1) İsim Çekim Ekleri :
a)Çokluk Eki :
İsimlerin sayı bakımından çok olduğunu belirtir .
ÖRNEK
Kalemler
ANLAM İLİŞKİLERİNE GÖRE KELİMELER
Sözcüğün kendi başına anlamı olan ya da cümle içinde anlam kazanan ses veya ses topluluklarına denir . Her sözcük dildeki kavram ve nesnelere karşılamak için ortaya çıkar . Oryaya çıkan yeni varlıklar , kavramlar yeni yeni sözcüklerin doğmasına yada kullanılan sözcüklerin anlamında değişiklik sağlar.
EŞ ANLAMLI KELİMELER
Bir varlık yada kavram birden fazla kelime ile başlanıyorsa bu sözcükler eş anlamlıdır .
ÖRNEK :
Eskiden bu binansın altında yaşlı bir kunduracı vardı .
Eskiden bu binansın altında yaşlı bir ayakkabıcı vardı .
KARŞIT (Zıt ) ANLAM
Birbirine karşıt kavramları karşılayan sözcüklerdir .
ÖRNEK :
Okula erken çıkmıştım . Okula geç çıkmıştım .
GERÇEK ANLAM
Geçek anlam temel anlam olarak da adlandırılır . Gerçek anlam ; sözcüğün akla gelen ilk anlamıdır . Bir sözcüğü cümle içinde kullanmadan yalnız başına ele aldığımızda o sözcük gerçek anlamı ifade eder .
ÖRNEK :
Kuşların kanadı kırılmış .
G. A.
Biber çok acıydı .
G . A .
MECAZ ANLAM
Bir sözcüğün gerçek anlamından tamamen sıyrılarak başka bir anlamda kurulması sonucu ortaya çıkan anlama mecaz anlam denir .
Mecaz anlam sözcüğün cümle içinde kullanılmasıyla ortaya çıkar.
Değimler ve atasözleri gibi dilin renk unsurlarının temelinden mecazlaşma vardır .
ÖRNEK :
Hayatı acılarla doluydu .
M . A.
Bu günlerde burnu iyice büyüdü .
M. A.
SOMUT ANLAM
Beş duyu organımızdan herhangi biriyle algılana bilen varlıkları karşılayan sözcüklere denir .
ÖRNEK :
Şık : Görme duyusuyla algılanır somuttur .
Ses : Duyma duyusuyla algılanır somuttur .
SOYUT ANLAM
Beş duyu organımızdan biriyle algılanamayan varlıkları karşılayan sözcüklere denir.
ÖRNEK :
Kin , nefret , aşk , sevinç ….. v.s.
Not : Bazen somut durumdaki sözcükler kullanım açısından somut duruma geçer.
ÖRNEK :
Çok kalpsiz bir adammış , şu bizim Melih .
KELİME GRUPLARI
1)İsim Tamlaması :
İki isim unsurundan birinin diğerini tamlaması sonucundan oluşan kelime grubuna denir.İsim tamlamasında en az iki isim bulunur. Tamlamada 1. tamlayan 2. ’ye tamlanan denir.
ÖRNEK :
Kapının Kolu
Tamlayan Tamlanan
ÖRNEK :
On yıl var ayrıyım Kına Dağı’ndan
Baba ocağından , yar kucağından .
Not : Tamlayan Eki :i – ın-in –un-ün nın-nin-nun –nün (ilgi eki )
Tamlanan Eki :ı-i-u-ü-sı-si-su-sü (iyelik eki )
Belirtili İsim Tamlaması :
Bu tamlamalarda tamlayan ilgi ekini tamlanan iyelik eki alır .
ÖRNEK :
Ayakkabının bağı çözülmüş .
Belirtisiz İsim Tamlaması
Sadece tamlananın ek aldığı tamlamalara denir .
ÖRNEK :
Ev kapısı
Takısız İsim Tamlaması
Tamlayanın ve tamlananı ek almadığı tamlamalara denir.
ÖRNEK :
Altın yüzük (Eki olmadığı için takısız isim tamlamasıdır .)
Sıfat Tamlaması :
Sıfat isimden önce gelir , ismin rengini , durumunu , sayısını niteler .
ÖRNEK :
Çalışkan öğrenci .(sıfat + isim = Sıfat tamlaması .
PARAGRAF
Paragrafın Bölümleri :
a)Giriş Bölümü:
Paragrafın giriş bölümü genellikle bir cümleden oluşur.
Ele alınacak konu belirtilir .
Giriş cümlesi ilk cümlede cümleyi kendinden önceki cümleye bağlayan
edat veya edat yoktur.
b)Gelişme Bölümü:
1. Konu ile ilgili örnekler verilir .
2. Konuya açıklık kazandırılır .
c)Sonuç Bölümü:
1. paragrafın başında örneklendirilen konular , sonuç cümlesi ile bir
hükme bağlanır .
Paragrafta Başlık:
1)İyi seçilmiş başlık ana fikirle uyum içinde olur .
2)Bir yazının başlığı o yazıda istenilen konu , ana düşüncenin
en kısa , yalın ve açık bir şekilde söylenmesidir .
Paragrafın İçeriği :
a)Konu :
1)Konu , üzerinde duracağımız , yazı yazacağımız , söz
söyleyeceğimiz anlatıma konu denir .
2)Her türlü duygu düşünce konu olabilir.
b)Ana Düşünce:
1)Ana düşünce , okuyucuya vermek istenilen mesaja denir .
2)Ana düşünce yardımcı düşüncelerle desteklenir.
3)Çeşitli örnekler verilir.
4)Ana düşünce bulunması için o yazının konusu bulunmalıdır.
5)Ana düşünce, ilk, orta ve son cümlede olur.
Paragrafta Anlatım Biçimleri:
a)Tasvir Etme:(Betimleme)
Varlıklara ait özelliklerin ortaya koyma, ayırıcı özelliklerini
belirtme ve varlıkları resimlendirme işlemine betimleme denir.
b)Öyküleme (Hikaye Etme )
Duyuları , düşünceleri , söylemek istedikleri , anlatılanları bir
olay içinde yada bir olaya bağlayarak anlatma şeklidir .
Roman ve hikayede öyküleme anlatım şekli kullanılır .
Öyküleme tarzında belli öğeler yer alır .Öykülemeyi oluşturan
öğeler; zaman ,yer,
şahıs kadrosu ve olaydır.
Olay öykülemenin temel unsurudur.
c)Açıklama :
Açıklama tarzındaki anlatım biçimlerinde öğretmek esastır .
Açıklama;öğretmek ,bilgi vermek amacıyla yazılan yazı tiplerinde sık sık
kullanılan bir anlatım biçimidir .
d)Tartışma :
Farklı düşünen birinin fikirlerini değiştirebilmek amacıyla kullanılan
anlatım biçimidir
Tartışma bir konunun farklı yorumlanmasından, anlaşılmasından
doğar .
Tartışmada amaç karşı tarafın görüşlerini çürütmektir.
Düşünceyi Geliştirme Yolları :
a)Karşılaştırma :
Karşılaştırma iki ayrı varlık yada kavram arasındaki ortak , benzer
veya ortak yönlerini ortaya koymaya denir.
b)Tanımlama :
1)Bir kavramın ne işe yaradığını ve belirgin özelliğini ortaya koyduğu
2)anlatım biçimidir.
3)Anlatmak için mutlaka yapılacak bir kavrama ihtiyaç vardır .
c)Tanık Gösterme:
Anlatılmak istenilen bir düşünce başkalarının görüşlerinden
yararlanılarak da geliştirilebilir , anlatılabilir . Bu duruma
tanık gösterme denir.
d)Örneklendirme:
1)Soyut durumdaki düşünce , görüşe somutluk katma işidir .
2)Örneklendirmeyle anlatılmak istenilen düşünce okuyucunun
zihninde belirginlik kazanır .
e)Benzetme :
1.Aralarında ortak yön bulunan iki kavramdan zayıf olanı güçlü
olana benzetmedir.
2,Benzetmede bir benzeyen bir de kendisine benzetilen vardır.
Atasözleri
Söyleyeni belli olmadığı halde herkes tarafından bilinip kullanılan
uzun deneyimler sonucunda ortaya çıkmış kalıplaşmış özlü sözlere
atasözü denir .
Atasözleri bir duyguyu , düşünceyi daha etkili kısa ve özlü
biçimde anlatılır .
ÖRNEK :
At ölür meydan kalır ; yiğit ölür , şan kalır .
Özellikleri :
1)Atasözleri yargı bildiren birer cümledir .
2)Atasözlerinin çoğu tavsiye öğüt niteliği taşır .
3)Atasözleri kalıplanmış sözlerdir . Sözleri değiştirilemez , eş anlamlı
bir sözcük olsa kullanılamaz .
4)Deyimlere ve gözlemlere dayanan kısa ve özlü sözlerdir .
5)Atasözlerinin bir çoğu mecazlı söyleyişlerdir .
6)Mecazlı olmayan atasözleri de vardır .
ÖRNEK :
Son pişmanlık fayda etmez .
7)Atasözleri anonimdir . (Söyleyeni belli değildir , halkın ortak
malıdır .)
Cümle Anlamı
Bir duyguyu , bir , düşünceyi , bir durum , bir olayı kip ve kişiye
bağlı olarak anlatılan bir sözcük veya söz grubudur . bir sözcüğün
veya söz grubunun cümle olması için çekimli bir yükleme sahip
olması temel koşuldur .
ÖRNEKLER :
İnsanlar , hayvanlar , bitkiler hepsi canlıdırlar .
Yüklem
Ay dünyanın uydusudur .
Yüklem
Toprak , su ve hava yaşam için şarttır.
Yüklem
ÖRNEK
Ayşe bize ……… (Cümle değildir . Çünkü yüklemi yoktur.)
Yargı
Kavrama , karşılaştırma , değerlendirme gibi yollara baş vurularak
kişi ,durum veya nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesidir .
Yargılar kendi arasında ikiye ayrılır :
1)Nesnel Yargı :
Bazı bilgiler söyleyen kişinin duygularını içermez , gözleme yada sayısal değere dayanır . Bu yargılar kişiden kişiye değişmez yani objektiftir .
Bu türden yargılar nesneye bağlı yargı anlamında nesnel yargı denir .
ÖRNEK :
Türkiye coğrafi olarak yedi bölgeye ayrılır .
2)Öznel Yargı :
Öznel yargıları söyleyenin kişisel duyguları yansıtır . Duygular kişiden
kişiye değiştiği için öznel yargılar kişiden kişiye değişir .
ÖRNEK :
Türkiye’nin en güzel şehri İstanbul ’dur.
Cümlede Olumlu ve Olumsuz Özellikler :
1) Bir oluşun gerçekleştiğini , gerçekleşeceğini bildiren cümlelere olumlu cümle
denir
ÖRNEK :
Bu gün okula geldim .
Yarın okula gideceğim .
2)Bir oluşun gerçekleşmediğini , geçekleşmeyeceğini bildiren cümlelere olumsuz
cümle denir.
ÖRNEK :
Olanları anneme söyledim .
Yarın gelmeyecek .
Kitap okumamış .
Not:
Olumsuzluk ekleri :
-ma , -me , -mez, –maz, –değil, – yok , -sız ,-siz ,–ama ,–eme
*Bir işin gerçekleştiğini , yapılacağını bildiren cümleler anlamca ve biçimce
olumlu cümlelerdir.
ÖRNEK :
Yarın sınav olacaklar .
*Anlamında olumsuzluk olan bir cümlenin kullanıldığı anlamca olumsuz
biçimce olumludur .
ÖRNEK:
Çocuk oldukça hastaymış .
*Anlamında olumsuzluk olan bir sözcük ile olumsuzluk öğelerinden birinin kullanıldığı cümle anlamca olumlu biçimce olumsuzdur .